Dinozorların Sonu
Altmış
beş milyon yıl önce dev bir göktaşı bugünkü Meksika'nın Yucatan Yarımadası'nın
kuzey kıyısına çarptı. Göktaşı çarptığı yerde 200 km çapında bir kriter açtı
ve dünyadaki türlerin yarısını, bu arada dinozorları yok etti. Jeologların bildirdiğine
güre göktaşı anakara sahanlığını paramparça etti; anakara sahanlığı dev bir
denizaltı toprak kayması şeklinde çöktü. Kuzey Carolina Üniversitesi'nden deniz
jeologu Tim Bralower, Antil Denizi'nin derin tabanındaki tortul katmanları matkapla
delip incelerken garip bir karışıma rastladı. 65 milyon yıl önceye ait tortul
katmanlarda, erimiş kayalardan oluşmuş camsı boncuklar (kürecikler) vardı; bunlarla
birlikte kaya parçaları ve çarpmadan önce yaşamakta olan fosiller de bulunuyordu.
Meksika Körfezi'nde, çarpma bölgesinin kuzeyinde, yine 65 milyon yıl öncesine
ait derin tortul katmanlarda aynı camsı boncuklar bulundu. Kürecikler göktaşı
çarpmasının kanıtlarıdır; bunlar çarpmanın sonucu oluşan sıcaklığın erittiği
kayalardan oluşmuşlardır. Kaya parçaları ve fosillerse anakaranın kenarında
bulunanların aynısıdır. Bralower göktaşı çarpmasının 160 km den uzun bir anakara
kıyısını paramparça ettiğini bildirmektedir. Çarpmanın yarattığı korkunç enerji,
en şiddetli depremlerin yarattığı enerjinin milyonlarca katıydı; bu enerji,
saatte yüzlerce kilometre hızla ilerleyen bir denizaltı çığı oluşturmuştu. Çarpma
denir tabanını inanılmaz bir şekilde değiştirmişti. Toprak kaymasıyla itilen
milyarlarca metreküp su, dev bir deprem dalgası (tsunami) oluşturdu; bu dev
dalga bugünkü Teksas ve Meksika'nın olduğu yerlere çarptı. Bralower'in yorumlarına
kadar bu dev dalganın nedeni açıklanamıyordu. Bralower, elde ettiği karışımın,
daha önce bilinmeyen diğer göktaşı çarpmalarını da ortaya çıkaracağına inanıyor
ve şöyle diyor: "Kayaların içinde gömülü fosiller, türlerin tükenmesinin
en güzel kanıtlarıdır. Fakat türleri tüketen nedenleri bulmak çok zordur. Çarpmanın
oluşturduğu krateri arama da boşunadır; bu kraterler çoğu kez gömülüp gitmiştir.
Buluşlarım sayesinde jeologlar eski göktaşı çarpma yerlerini tanıyabilirler.
Sanırım giderek daha çok göktaşı çarpma noktaları bulunacaktır".
Discover, Temmuz 1998